Siz nerdeyseniz-Biz ordayız..!
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Siz nerdeyseniz-Biz ordayız..!

İyi Vakit Geçirmeniz Dileğiyle Foruma Hoşgeldiniz..!
 
AnasayfaKapıGaleriLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Misak-ı Milli

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
g-K-n
Admin
Admin
g-K-n


Mesaj Sayısı : 139
Kayıt tarihi : 24/02/09
Yaş : 36
Nerden : İstanbul

Misak-ı Milli Empty
MesajKonu: Misak-ı Milli   Misak-ı Milli Icon_minitimePerş. Şub. 26, 2009 2:52 am

Misak-ı Millî, Türk Kurtuluş Savaşı'nın siyasî manifestosu olan altı maddelik bildirinin adıdır. İstanbul'da toplanan son Osmanlı Mebusan Meclisi tarafından 28 Ocak1920'de oybirliği ile kabul edilmiş ve 17 Şubat'ta kamuoyuna açıklanmıştır. Bildiri, Birinci Dünya Savaşı'nı sona erdirecek olan barış antlaşmasında Türkiye'nin kabul ettiği asgari barış şartlarını içerir.
Bildiri mecliste "Ahd-ı Millî Beyannamesi" adıyla kabul edilmiş, ancak daha sonra "Misak-ı Millî" olarak anılmıştır. Her iki deyim Ulusal Yemin anlamına gelir.
Türkiye Cumhuriyeti'nin sınırları, bazı ayrıntılar hariç, Misak-ı Millî ilkeleri doğrultusunda oluşmuştur.


Hazırlanışı

Misak-ı Millî'nin ana hatları Erzurum Kongresi (23 Temmuz - 7 Ağustos 1919) ve Sivas Kongresi'nde (4-11 Eylül 1919) biçimlendi.
Sivas Kongresi'nin talepleri doğrultusunda Osmanlı hükümeti 30 Eylül'de genel seçim kararı aldı. Kasım ayında yapılan seçimlerde, Anadolu'nun her ilinde Müdafaa-yı Hukuk Cemiyeti'nin gösterdiği adaylar kazandı. Seçilen adaylar Aralık ayı ve 1920 Ocak ayının ilk günleri boyunca ikişer üçer kişilik gruplar halinde Ankara'ya gelerek Mustafa Kemal Paşa ve Heyet-i Temsiliye üyeleriyle görüştüler. Bildiri metni bu görüşmelerde son halini aldı. Heyet-i Temsiliye üyelerince imzalanan metin, Trabzon mebusu Hüsrev Sami Bey (Gerede) aracılığıyla İstanbul’a gönderildi.
12 Ocak 1920’de İstanbul’da çalışmalarına başlayan Meclis, yönetim organlarını seçtikten hemen sonra bildiri konusunu ele aldı. 28 Ocak'ta yapılan bir kapalı oturumda “Ahd-ı Millî Beyannamesi” kabul edildi. 24 Şubat'ta Edirne mebusu Şeref Bey’in önerisi üzerine, beyannamenin bütün dünya parlamentolarına ve basına açıklanmasını kararlaştırıldı.
Beyannamenin kabulü ve yayımlanma biçimiyle ilgili henüz açıklığa kavuşturulmamış bazı noktalar mevcuttur. Her şeyden önce beyannameye ilişkin görüşmeler ve özgün metin Meclis-i Mebusan zabıtlarında yoktur. Bu durumda beyannamenin resmi bir oturumda değil, (Meclis üyelerinin tümüne yakınını kapsayan) Felah-ı Vatan grubunda kabul edilmiş olduğu ihtimali dile getirilmiştir. İngiliz büyükelçisi Sir Horace Rumbold, “yayınlanmış hiçbir imza listesi yoktur” diyerek, izlenen prosedürün “misakın geçerliliğini kuşkulu kıldığını” iddia eder.
Bunun yanısıra Ankara'da hazırlanan 8 maddelik metinle İstanbul'da kabul edilen 6 maddelik metin arasında da farklar vardır. Ankara metninde bulunan, savaş suçlularının cezalandırılmasına ilişkin madde son metinden çıkarılmıştır. Ankara metninde iki ayrı maddede yazılan “mütareke sınırı” ve “Müslüman halkın bölünmezliği” konuları İstanbul’da birleştirilmiştir. Son maddede Milletler Cemiyeti’ni savunan bir ibare İstanbul’da ilan edilen metinden çıkarılmıştır.
En önemli belirsizlik birinci maddededir. Ankara’da düzenlenen metinde, Mondros Mütarekesi’yle belirlenen sınırların “içinde” yaşayan Osmanlı İslam çoğunluğunun “bölünmez bir bütün” olduğu vurgulanırken, İstanbul’da bu ifade -- bazı kaynaklara göre -- “mütareke çizgisinin içinde ve dışında” yaşayan Osmanlı İslam çoğunluğu olarak değiştirilmiştir. Yayımlanmış olan Misak-ı Millî metinlerinin bir bölümünde "ve dışında" deyimi vardır, bir kısmında ise yoktur. Misak-ı Milli'nin can damarını oluşturan sınırlar meselesindeki bu belirsizlik dikkat çekicidir.

Misak-ı Millî Beyannamesi

Alev Coşkun tarafından öztürkçeleştirilmiş metin:
Aşağıda imzası bulunan Osmanlı Meclis-i Mebusan üyeleri, devletin ve ulusun geleceğinin adaletli ve sürekli bir barışa kavuşması için göstereceği özverinin en son sınırı olan aşağıdaki ilkelerin hepsinin uygulanabileceğine inandığını ve sözü geçen ilkelerin dışında Osmanlı Saltanat ile toplumunun varlığının olanaksızlığını kabul ve onaylamıştır:
1. Osmanlı Devleti’nin yalnızca Arap çoğunluğu bulunan ve 30 Ekim1918 tarihli Ateşkes’in imzası sırasında düşman ordularının elinde kalan bölgelerin geleceğini halkın özgürce vereceği oya göre saptamak gerekir. Sözü geçen Ateşkes’in çizdiği sınırlar içinde, dince, soyca ve asılca birlik, birbirlerine karşı saygı ve özveri duygularıyla dolu, gelenekleriyle toplumsal çervelerinde tüm olarak Osmanlı İslam çoğunluğunca oturulan bölgelerin tamamı gerçekten ya da hükmen, hiçbir nedenle ayrılmaz bütündür.
2. Halkı özgür kalır kalmaz anayurdu, kendi istekleriyle katılmış olan Kars, Ardahan ve Batum için gerekirse yine halkoyuna başvurulmasını kabul ederiz.
3. Geleceği Türkiye ile yapılacak barışa bırakılan Batı Trakya’nın hukuksal durumu da özgürce yapılacak halkoyu sonucunda uygun biçimde ortaya konulmalıdır.
4. İslam halifeliğinin merkezi ve Osmanlı Saltanatı’nın başkenti İstanbul ile Marmara denizinin güvenliği her türlü tehlikeden uzak olmalıdır. Bu ilke saklı kalmak koşuluyla Akdeniz ve Karadeniz boğazlarının dünya ticaretine ve ulaşımına açılması hakkında bizimle öbür bütün devletlerin oybirliğiyle verecekleri karar geçerlidir.
5. Yenen devletlerle düşmanları ve bazı ortakları arasında yapılan antlaşmalardaki ilkeler çerçevesinde azınlıkların hakları, çevre ülkelerde bulunan Müslüman halkın da aynı haklardan yararlanmaları koşulu ile tarafımızdan güvence altına alınacaktır.
6. Ulusal ekonomik gelişmemize olanak sağlamak ve daha çağdaş bir düzenli yönetimle işleri yürütmeyi başarabilmek için her devlet gibi bizim de tam bir bağımsızlığa ve özgürlüğe gereksinmemiz vardır. Bu, yaşamamızın ve geleceğimizin temelidir. Bu nedenle siyasal, yargısal parasal gelişmemizi önleyecek sınırlamalara karşıyız. Borçlarımızın ödeme biçimi de bu ilkeye aykırı olamaz.
7.Musul ve Kerkük ülkemizin ayrılmaz parçalarıdır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.renault21club.eniyiforum.net
 
Misak-ı Milli
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Siz nerdeyseniz-Biz ordayız..! :: Hayatın & İçinden :: Türk ve Dünya Tarihi-
Buraya geçin: