Yoğun mesaj trafiğiyle başetmekten yoruluyorsanız, bir de parmağınızı düşünün..
Türkiye'de cep telefonunun kullanılmaya başlamasının üzerinden on yıl geçerken; kablosuz teknolojinin gelişmesi, dizüstü bilgisayarların evrimi ve gerek kısa mesaj gerekse elektronik posta mesajlarının hayatımızdaki yeri giderek artıyor. Profesyonellerden öğrencilere kadar herkes elindeki cihazla birbirine mesaj atıp duruyor. GSM başta olmak üzere kablosuz iletişim hizmeti veren şirketlerin üye olduğu Uluslararası Kablosuz İletişim Federasyonu'nun (CTIA) verilerine göre, 2007 yılında bireylerin birbirlerine attıkları mesajların toplam adedi 1.9 trilyonu buluyor. Hatta Japonya'nın en büyük GSM şirketi NTT DoCoMo'nun açıkladığı veriler, Japonya'da telefondan gönderilen posta mesajlarının ülkedeki bilgisayarlardan atılan mesajları geride bıraktığını söylüyor.
55 MİLYON GSM ABONESİ
Peki Türkiye'de durum ne? Türkiye'de siyah-beyaz televizyondan renkli televizyona geçiş sonrasında her eve asgari iki televizyonun yerleştiği gibi, evlerde kimisi eski de olsa birden fazla cep telefonu var. Türkiye'deki cep telefonu abonesinin toplam 55 milyona yaklaştığı dikkate alındığında, ciddi bir mesaj trafiğinin olduğu da ortada. Telefondan kısa mesaj (SMS) veya multimedya mesaj (MMS, resim veya ses eklenmiş mesaj) iletişim teknolojisinin önemli nimetlerinden birisi olmasına karşılık beraberinde tehlike de getiriyor.
Kısa mesajlarla çekilişlere katılıp, oyunların dahi oynanabildiği bugünlerde bahsedilen tehlike ise mesaj yollamak amacıyla kullanılan eldeki sağlık sorunları. İnsanın elinde 200'den fazla eklem aktif halde görev yapıyor. Cep telefonu veya benzeri elektronik mesaj alıp gönderimini kolaylaştıran cihazlarda (blackberry) insanlar başparmaklarının marifetiyle hızla mesaj yazıyorlar. Telefon, blackberry, MP3 çalar veya el bilgisayarı gibi cihazlarda dar alanda küçük tuşları kullanmak amacıyla gösterilen yüksek çaba, elinizdeki eklemlerin bir süre sonra aşınmasına neden oluyor. Bu yıpranma, tıp literatüründeki adıyla karpal tünel sendromuna kadar uzanıyor. Hatta ABD'de Ulusal El Terapistleri Birliği (ASHT) yayınladığı bir mesajla kablosuz teknolojinin olanaklarından faydalananları, karşılaşabilecekleri sağlık risklerine karşı uyarmış durumda. ASHT Başkan Yardımcısı Stacey Doyon, günden güne insanların daha küçük cihazları sıklıkla kullanmaya başladığına dikkat çekerek, şöyle diyor: "Bu cihazların tuş takımının son derece küçük olmasından ötürü, bu cihazları kullanmak üzere devreye giren küçük el kaslarına aşırı yük biniyor. Küçük kaslar büyük kaslara oranla çok daha kolay yıpranabilecek nitelikte."
TETRİS BİR NESLİ YAKTI!
Peki bu rahatsızlık kendisini nasıl belli ediyor? Başparmakta, bilekte veya avcunuzun herhangi bir yerinde duyduğunuz ağrı ve batma hissi bunun en önemli işareti niteliğinde. Buna yönelik bir tedavi uygulamaya geçilmesi öncesinde, cep telefonu veya kablosuz ne tür cihaz kullanıyorsanız onu bir süre rafa kaldırmakta yarar var. Benzer rahatsızlıklar, Tetris, Donkey Kong gibi oyunların yüklü olduğu Game Boy veya Playstation oyunlarıyla zaman geçiren çocukların ellerinde de gözleniyor. Çocukların kaslarındaki rahatsızlıklar genç kaslar olması nedeniyle daha çabuk geçiyor. Ancak doktorlar küçük yaşta böylesi rahatsızlıklarla karşılaşan çocukların, büyüyüp aktif çalışma hayatına başladıktan sonra bu tür rahatsızlıkları göreceklerine kesin gözüyle bakıyorlar.
Rahatsızlığın giderilmesine yönelik doktorların önerisi ise ellerin dinlendirilmesine yönelik. Kolları doğal şekilde sarkıtarak ya da düz şekilde uzatarak bir süre dinlendirmeyi öneren uzmanlar, mesaj yazmak veya kablosuz cihazları kullanmak amacıyla iki elin birden kullanılmasının yerinde olacağını söylüyorlar. Her saatte en az 5 dakikalık bir dinlenmenin yerinde olacağını belirten uzmanlar, dinlenme amacıyla bir yastığın dizlerinizin üzerine koyarak kollarınızı uzatıp dinlendirmenin gerektiğini ifade ediyorlar. ASHT Başkan Yardımcısı Doyon, "İnsanlar sadece kalem ve kağıt kullandığı dönemde bizim işimiz çok daha kolaydı. Kesinlikle bugünün dünyasında teknolojinin yeri son derece büyük, ama kullanırken akıllı ve zekice kararlar almak zorunlu" diyor.